Bir ekonomide üretimin “olmazsa olmaz” dört koşulundan biridir girişimcilik. Toprağın, emeğin ve sermayenin yeterli olması sağlıklı bir üretim modelinin olduğu gerçeğini ortaya koymaz. Tüm bu üretim unsurları, girişimcilik ruhu ile beslenmezse kaynakların optimal kullanımı da mümkün olmamaktadır. Bu bakımdan girişimcileri, günümüzde üretimin kilit unsurlarından biri olarak saymak mümkün olmaktadır. Çünkü emeği, teknolojiyi, hammaddeyi, sermayeyi bütüncül ve rasyonel bir yaklaşımla değerlendirebilecek ana unsur girişimciliktir. Bir ülkenin kaynaklarını atıl durumda kalmaktan kurtarıp bu kaynakların üretime sokulmasını sağlayan ve o ülkeyi uluslararası arenada güçlü kılan önde gelen faktörlerden biri girişimcilerdir (1).

Girişimcilik içsel bir potansiyeldir. Bu içsel potansiyelin ortaya çıkabilmesi, dış dünyaya yansıyabilmesi için uygun koşullarca desteklenmesi gerekir. Girişimciliği bir metaforla anlatmak gerekirse; girişimcilik bir tohumdur. Her tohum bir potansiyeldir. Her tohumun kendi içinde gizlediği bir cevher vardır. Bu cevherin yani potansiyelin dışarıya çıkabilmesi; tohumun doğru zamanda doğru toprakla buluşmasına, toprakla buluştuktan sonra gerekli bakımının (sulama, çapalama vb.) yapılmasına bağlıdır. Yani tohumun yeşerebileceği, kök salıp gelişebileceği bir eko-sistem vardır. Bir tohum uygun bir eko-sistemle buluşmadığı sürece, içindeki cevheri dışarıya yansıtabilmesi, kök salıp filizlenebilmesi çok mümkün değildir. Bu metafor çerçevesinde girişimcilik kişinin özünde taşıdığı bir potansiyeldir, cevherdir. Bu cevherin dış dünyada hayat bulabilmesi için uygun bir eko-sistem içerisinde yetişmesi ve bulunması gerekmektedir. Burada bahsedilen eko-sistem, girişimcilik kültürü olarak ele alınacaktır. Bu açıklamalar ışığında girişimcilik kültürü, kişiyi bir şey yapmaya sevk eden, harekete geçiren, pasif konumdan aktif konuma getiren, ataletten kurtararak eylemden eyleme sürükleyen, sürdürülebilir motivasyon sağlayan çok boyutlu bir kavramdır.

Girişimcilik kültürü, girişimciyi var eden, onu yetiştiren bir kavram olarak beş boyut altında ele alınmıştır. Bu beş boyut altında yer alan (1) Kişisel Donanım ile (2) Girişimci Kişilik Özellikleri ana sütunları oluşturmaktadır. Bu sütunlar olmadan girişimciliğin var olabilmesi mümkün değildir.  (3) Toplumsal Yapı ve Kültür, (4) Politik Yapı ve Yasal Uygulamalar ve (5) Finansman Kaynakları ve Kaynaklara Ulaşılabilirlik ise destekleyici sütunları oluşturmaktadır. Bu sütunlar girişimciliği kolaylaştıran ve hızlandıran faktörlerdir.

(1) Küçükaltan, D. (2009). Genel Bir Yaklaşımla Girişimcilik, Girişimcilik Ve Kalkınma Dergisi, 4(1): 21-30.